Ayşe Yandayan ile sözlü tarih görüşmesi

Doğma büyüme Mollaaraplıyım. Mollaarap, Bursa’nın en eski mahallelerinden birisidir. Merkez ilçelerimizden Yıldırım ilçesine bağlıdır. Mahallemiz, Eşrefiler Caddesi ile Uludağ’ın yamaçları arasında kalır. Şehzabit Mahallesi, Çobanbey Mahallesi, Gür ve Vefikiye mahallelerinin birleştirilmesi ile Mollaarap Mahallesi oluşmuştur. Batısında Gökdere, güneyinde Uludağ yamaçları ile sınırlıdır. Doğusunda Teferrüç Mahallesi, kuzeyinde Umurbey Mahallesi, kuzeydoğusunda Yenimahalle, kuzeybatısında Karaağaç mahalleleri ile komşudur. Günümüzde 18 bin nüfusu, 4 caddesi, 86 sokağı bulunan Mollaarap Mahallesi ismini, 1498 yılından sonra, bölgeye gelip yerleşen, dönemin ünlü âlimi ve kumandanı Mollaarap Mehmet’ten almıştır.
Mahallemiz bir zamanlar Bursa’nın ipek sanayi bölgesi idi. Mollaarap göçmenlerden oluştuğu için halk çok fakirdi. Mahallede bulunan fabrikalar insanların ekmek kapısı olmuştu. Annem de bu bölgede yer alan ipek fabrikalarında çalışmıştı. Sokaklarda araç olmadığı için, kızlar, kadınlar sıra ile caddelerin genişliğinde kol kola girerek çalıştıkları fabrikaya giderler, öğle yemeği vakitlerinde yine kol kola girerek, evlerine dönerlerdi. Hepsinin üzerinde siyah önlükleri vardı. Beyaz ipek iplikleri, önlüklerinin eteklerine, üstlerine takılırdı. Başka şehirlerden gelen misafirler, bu kol kola girmiş, arka arkaya birkaç sıra, askerlerin resmigeçitlerindeki gibi yürüyen, siyah önlüklü, ayaklarında takunyalı işçi kadın ve kızları görünce şaşırırlar, bize: “aaa bunlar kim?” diye sorarlardı.
Mahalledeki fabrikalar iplik ve kumaş olmak üzere iki çeşitti; iplik fabrikaları kozalardan iplik çıkarırlardı, yani mancınıkları olan fabrikalardı. Kumaş fabrikaları ise bu iplikleri tezgâhlarda dokuyarak kumaş haline getirirlerdi.

Hüseyin Bayram dokuma atölyesinde

Mahallemizde bulunan Yazıcılar İpekli Dokuma Fabrikası Özerlik Sokak’ta, Kozaklığı da bulunan işletmelerden olan İhsan Özhamaratlar İpekli Dokuma ve Mancınık Fabrikası Balabancık Caddesi’nde, Muammer Bey Dokuma ve Mancınık Fabrikası Balabanbey Kalesi yanında, Osman Efendi Fabrikası Eşrefiler Kızyurdu Binası’nda, Balaban Fabrikası (mancınık ve dokuma fabrikası), Sadık Odaman Dokuma Fabrikası İpekçilik Caddesi sonunda, mancınık dokuma ve emprime fabrikası olan Tomas Şaban Fabrikası Bahçe Sokak’ta, Cevdet Köksal Dokuma Fabrikası Çelebi Mehmet Lisesi yanında, Sait Ete Dokuma Fabrikası Eşrefiler Caddesi’nde, Sakarya Fabrikası Şaban Bahçe Sokak’ta, önce mancınık daha sonra emprime fabrikası olan Hasene Sağışman Fabrikası ve Kara Niyazi Dokuma Fabrikası Talimhane karşısında, Hasan Mancınıklar Fabrikası Dolaplı Bahçe Sokak’ta, Mudanyalı İsmail Yalılı Dokuma Fabrikası Harmanyeri’nde, Yusuf Anız İpekli Dokuma Fabrikası Nazif Ağa Sokak’ta, İsmail Erişen Dokuma Fabrikası Özerlik Sokak’ta, İsmail Yaşayanlar Dokuma Fabrikası Balaban Eşrefiler Caddesi’nde üretim ve faaliyetlerini sürdürmekteydi.

Günümüzde, fabrika yerlerinin çok büyük bir kısmı apartman olmuş, kurtarabildiğimiz 1-2 ipek fabrikası da, kendi kaderine terk edilmiş yıkılıp yok olmayı beklemektedir. Hâlbuki başka ülkelerde bu tür eski fabrikalar sanayi mirası olarak korunarak yaşatılmaktadır. Örneğin, İngiltere’nin Manchester kentinde fabrikaların bulunduğu bölgenin tamamı korunmuştur. Bizim de ilk endüstri mirasımız olan bu yapıları yaşatarak geleceğe taşımamız gerekmekteydi.

Bu yazı, Fevzi Şen tarafından Bursa Araştırmaları Dergisi’nde yayımlanmış olan söyleşinin bir bölümünden derlenmiştir. Bkz. Fevzi Şen, “Ayşe Yandayan ile Mollarap Mahallesi Üzerine Söyleşi,” Bursa Araştırmaları Dergisi, sayı 20, Bursa, 2008.

Ayşe Yandayan

 

ARAMA YAP